7 Aralık 2010 Salı

DURU BEBEĞİN DOĞUM HİKAYESİ

Paylaşmak istediğim güzel bir hikaye…
DURU bebeğin hikayesi
Haftalar öncesinden durunun doğumunun heyecanı vardı üzerimde ya yetişemezsem ya güzel çekemezsem ,ya net olmazsa ,ya karanlık çıkarsa ,ya kaynaşamazsam ya... ya...bir sürü şey...
ama her şey çok güzel geçti iki güzel insanla, bir melekle ve bir dolu iyi insanla tanıştım...
çekim zamanı heyecandan olsa gerek anne adayımdan yaklaşık 3 saat önce hastanedeydim
önce hastanede doğum öncesi hamilelik çekimleri yaptık ve bu sırada kullandığımız mekan işte o 3 saatimi dolduran bu mekan için gerekli izinleri almaktı...tüm vip çalışanlarıyla tanıştım...


işte güzel insanların heyecanlı bir o kadar da mutlu bekleyiş anları....


Doğum saati biraz gecikince biraz moraller bozuldu...ama yine de şeker anne adayı çok tatlıydı


İlk doğum çekimim de annenin ameliyathaneye gidiş anında (o anı yaşamış neler hissedildiğini biliyor olmamdan kaynaklı olsa gerek)baya gözyaşları içinde kalmıştım…bebeği gördüğümde ise ciddi ciddi ağlıyordum.. o ana tanık olmaz inanılmaz bir şeydi…başlı başına bir mucize..
Durunun hikayesinde de yine bir iki damla gözyaşı çaktırmadan süzülüverdi…


Ve işte nefeslerin kesildiği an...:)




















İşte minik Duru için hazırladığım bebek bezi pastası..:))

Sağlık, mutluluk ve şans dolu güzel bir hayatı olur umarım…

29 Kasım 2010 Pazartesi

SONBAHAR

Sonbahar-kış iki mevsimi de sevmem..hani denir ya kış çocuğum ne de olsa kışı severim ya da yaz çocuğuyum yazı severim..ben de tam tersi kış hem de kara kış çocuğuyum ama hiç sevmiyorum...böyle sürekli bir bunalım havası ya da hüzünlü bir havası var bana göre...güneş birazcık yüzünü gösterdi mi benden daha mutlusu olmaz...işte bu sonbaharda öyle geçiyor benim için umarım kış da böyle günlük güneşlik geçer..




26 Ekim 2010 Salı

YAZDAN KALANLAR..:)

Pelinsuyla fotoğraf çekimleri çok rahat geçiyor artık,iyice alıştı poz vermeye.Beni de fotoğrafçı olarak benimsedi,resim yaparken bile anne bak bu da sensin fotoğraf çekiyorsun diyoR...:))














Daha fazla fotoğraf için...tık tık
SİBELİNSU İÇİN...tık tık

8 Ekim 2010 Cuma

Fotoğrafçı seçimi...

Benim en sevmediğim mevsim yani kış başlamak üzere..hafif esintiler ,üşümeler başladı..bol sütlü nescafe dışında sıcak içecek sevmeyen bünye bol bol sıcak içecek arar oldu .şimdi de o sıcak kahvelerden bir tane içmek için en güzel zamanlardan biri...Bu blogu çok ihmal ediyoum biliyorum ama en kısa zamanda işlerimi rayına oturtup daha sık fotoğraf ekleyip daha çok yazı yazacağımı ümit ederek bugünkü yazıma geçiyorum..(ne klasik bi geçiş oldu yaw)



Gelinler ne ister….
Cevap basit aslında olabildiği kadar her şey mükemmel olsun ister…aylar öncesinden gelinlik modelleri bakmaya başlar,saç ve makyaj için öneriler alır kuaförleri araştırır,.Davetiye –nikah şekeri arayışları biraz daha az zaman alsa da en güzeli olsun ister..geriye düğün yeri kalır..nikah tarihi alınır alınmaz nerede yapsak telaşı başlar…eğer önceden kafanıza takılan bir yer yoksa bir kaç yer gezilir içinize en çok sinen,bütçeyi de çok zorlanmayan bir mekan seçilir…evin eksikleri de tamamlandıktan sonra belki de o günün en önemli 3. kişisini aramaya başlarlar…Ve işte bu 3. kişinin seçimi de bugünkü postmun ana konusu..:)
O günü ölümsüzleştirecek (saçın-makyajın-gelinliğin-davetiyelerin-yüzüğün güzelliğini ortaya çıkaracak )olan kişi seçtikleri fotoğrafçı olacaktır..peki ama nasıl olacak daha önce evlenmediler ki ..işte bu nokta da ya devreye daha önceden bu işi başarıyla halletmiş arkadaşlar girecek ya da bilgisayar karşısına geçip uzun bir arayış başlayacak…

-İnternet ortamından web sitelerine bakarak seçim yaparken dikkatli olun,fotoğrafçının kendi çekimleri olduğundan emin olun…
-Ne kadar sürede ne kadar poz çıkarttığına bakın..bütün gün çekim yapar ama ancak 20- 30 pozu güzeldir…ama bir diğeri 200 tane çeker 200 tanesi de güzeldir…
-Fotoğrafçınızın enerjisine bakın…o gün o yoğun tempoyu kaldırabilecek ..her anı gerçekten de bıkmadan fototoğraflayabilecek mi…
-Bu işi severek mi yapıyor yoksa sadece iş olarak mı görüyor..
-Sizin heyecanınızı paylaşabiliyor mu…
-Mutlaka seçtiğiniz fotoğrafçınızla hiç olmazsa bir kahve içmek için buluşun…düğün günü hiç tanımadığınız birinin hele de biraz stresliyseniz sizinle olmasına hemen alışamayabilirsiniz
-Bu görüşmede neler beklediğinizi fotoğrafçınızın neler istediğini kavramaya çalışın…beğendiğiniz pozları olmazsa olmazlarınızı söyleyin…
-Çekimin nerelerde olabileceğini konuşun..mümkünse gidip mekanı birlikte görün…hatta belki de gelinlik provasına beraber gidin…unutmayın ki o gün fotoğrafçınız sizin en yakın arkadaşınız olacaktır..
-Her fotoğrafçının çektiği kalıplaşmış pozlar dışında fotoğrafçınızın istediği pozları çekmenize de izin verin ..:))ne de olsa fotoğrafçı da işini ilerletebilmek adına en iyi pozları yakalayabilmek ister…
-Fotoğraflarınızı ilk siz görün ve istemediklerinizi belirtebilin
-Fotoğrafları o mu yoksa onun adına başka birisi mi çekecek
-Çekimleri size ne şekilde verecek...albüm verirse boyutları ne olacak
Unutmayın kio günü ve o güne kadar özenle yaptığınız ya da seçtiğiniz her şeyi (kuaför seçimi,saç tasarımı,davetiyeleriniz,şekerleriniz,ayakkabılarınız,gelinliğiniz….vb) hatırlatacak tek şey o gün çekilen fotoğraflarınızdır…

4 Ekim 2010 Pazartesi

AİLE ÇEKİMLERİ


İşte benim ballı suratım ve minik ailesi...
ALP..inanılmaz tatlı ve güleç bir çocuk,her karede ayrı mimik yaparak fotoğraflarıma renk kattı ...çekimimiz çok kısa sürdü..ama ben sonuçtan çok memnunum...bakalım sizler de beğenecek misiniz..
Bu sefer fotoğraflarımın devamı facebook da diyemiyorum ..çünkü dün itibariyle eklediğim tüm fotoğraflar bozuk fgörünüyor yükselk kalitede eklemekte saatler sürüyor..bundan sonra fazlası blogumda ..ama facebook sayfanıza da bakalımderseniz...buyurun yan taraftaki facebook linkime..:))

Minik Alpin tek çekimleri bir sonraki postumda olacak.